Public Seks (Topluma açık mekanlarda seks)
Public Seks yani topluma açık mekanlarda seks nekadar insana uzak bir fantazi olarak gözüksede gerek hayatına biraz daha heyecan katmak isteyen evli ciftler,gerekse hızlarını alamayan ateşli sevgililer tarafindan gittikçe tercih edilen bir seks sekli haline gelmistir.
Genelde en çok tercih edilen yerler asansör, uçak, araba, deniz, ofis ve merdiven boşluğu, teras olarak göze çarpmaktadır.
Eğer partnerlerden biri böyle bir öneriyle gelirse bu öneri diğer partner için çekicide gelebilir,iticide olabilir. O anki ruh hali, aileden gelen ahlakî yapısı, tabuları, monotonluktan sıkılma derecesi gibi herşey public seks isteğini etkiler. Ama yapılan araştırmalar çiftlerin ömürlerinde bir defa bu deneyimi yaşamak istediğini ortaya koymuştur.
Public seks için genelde daha güvenli,yakalanma ihtimali daha az olan mekânlar teecih edilmektedir örneğin asansör yada hostesler servisteyken uçak tuvaleti gibi.
Public seks sırasında,yakalanma korkusu,panik, zamanın kısıtlı olması ve hatta belki duvarların olmayışı bile seksi daha heyecanlı bir noktaya getirebilir. Tabi bunu sağlayanda o sırada vücudumuzdan salgılanan adrenalindir. Adrenalin heyecan yaratarak kalbin daha hızlı çarpmasına, motor faaliyetlerin artmasına, ellerin terlemesine sebep oluyor. Ve erkek adrenalini daha kuvvetli boşalmak için kullanıyor. Bu yüzdendir ki public seks erkeklerde boşalmadan üst düzey bir zevk almaya sebep olduğu için tercih edilmektedir.
Aynı şeyi kadınlar icin söyleyemiyorum. Çünkü adrenalin her ne kadar kadına da heyecan kalp çarpıntısı yaşatsa dahi orgazm olmak için uygun koşulları sağlamıyor. Çünkü orgazm olmak için kadının daha uzun bir zamana ve kendini guvende ve rahat hissetmeye ihtiyacı vardır.
Çiftlerin yada partnerlerin hayatlarına heyecan ve renk getirmek için bu tip fantaziler yaşamak istemesini normal kabul edebiliriz fakat bu süreklilik arz ederse iş farklı boyutlara kayabilir çünkü sürekli salgılanan adrenalin bağımlılık yapabilir.
Public seks her ne kadar toplum tarafından anormal karşılanan bir tercih gibi görünsede, hatta çevirip sorduğunuzda ayıp günah gibi kavramlarla karşılaşsanız dahi yapılan araştırmalar çiftlerin hayatlarında bir defa bunu yaptığını yapmadiysa da istediğini ortaya çıkarmıştır. Ne kadar garip gelsede daha önceden dediğim gibi, çiftlerin özellikle evli çiftlerin seks hayatlarını monotonluktan kurtarmak için arada bu tarz kaçamakları yapmasinda bir sakınca görmüyorum. Bazen hayata farklı renkler de katmak gerek.
Evliliklerde cinsellik belli bir zaman sonra monotonlaşabiliyor ilk heyecanını yitirebiliyor. Eşimizin bir zamanlar sevgilimiz olduğunu unutup yatak odasında anne baba rolünden çıkamıyoruz. Peki bu heyecanı korumak ve sürdürmek icin ne yapmalı? Öncelikle çiftlerin birbirlerine karşı dokunuşlarını, bakışlarını azaltmaması lazım. Fiziksel temas hep olacak. Bir davette, bir markette bile uzaktan birbirlerine kaçamak romantik bakışları eksik etmeyecekler ve en önemlisi iletişim frekans hep akıcı ve açık olacak. Cinsel isteklerini, beklentilerini birbirlerine söylemekten çekinmeyecekler. Ve birbirlerine sürprizler yapacaklar. Ufak hediyeler, ayarlanmış bir yemek, alınmış bir tiyatro bileti gibi. Çocuklardan ayrı gidilecek 2-3 günlük bir tatil aradaki sıcaklığın korunmasında etkili olur. Yani flört edeceksiniz eşinizle ve fantazi üreteceksiniz hayal gücünüzle. Yatak odasında, evde yada dışarıda. Yani cinselliği eğlenceli, renkli ve heyecanlı hale getireceksiniz. Odanıza renkli ışıklar koyabilirsiniz, kokusu hoşunuza gidecek bir masaj yağı ile birbirinize masaj yapıp banyoda noktalayabilirsiniz ya da odanızda tahrik edici kokular kullanabilirsiniz. Farklı renkte şekilde iç çamaşırları giyebilirsiniz. Bunlar renk ve heyecan katacaktır diye düşünüyorum.